İş hukuku, işçi, işveren ve devlet arasındaki ilişkileri düzenler.
İş hukukunun ortaya çıkış amacı işçinin korunmasıdır. İş hukukunda borçlar hukukundaki soyut sözleşme taraflarının yerini somut olarak işçi ve işveren almaktadır.
Bağımsız çalışanlar ve devlet memurları iş hukukunun kapsamına girmezler.
İş hukukunda borçlar hukukundaki soyut sözleşme taraflarının yerini somut olarak işçi ve işveren almaktadır. Borçlar hukukundaki geniş sözleşme serbestisi, iş sözleşmesinin zayıf tarafı olan işçiyi korumaktan uzak kalmıştır. Zira işçi işverene hem ekonomik yönden bağımlıdır hem de iş sözleşmesinde emeğini ortaya koymakla kişiliği, yaşamı ve sağlığı da risk altına girmektedir.
Dolayısıyla devletin işçi lehine bu alana müdahale ederek işçiyi koruyucu düzenlemeler getirmesi gerekmiştir. Devletin bu müdahalesi, maddi eşitliği sağlamaya yöneliktir; bu sebeple eşitlik ilkesine aykırı olmadığı gibi eşitliğin gerçek anlamda sağlanmasına hizmet etmektedir.
İş hukuku bağımsız bir hukuk dalıdır. Ancak iş hukukunda boşluk bulunan hallerde borçlar hukukuna gidilir. Borçlar Kanunu hükümlerinin iş hukuku alanında uygulanması halinde ilgili hükmün uygulanması iş hukukunun amacına ve ruhuna ters düşmekteyse, hükmün uyarlanarak uygulanması gerekir. Nitekim MK m. 5 uyarınca da “Bu Kanun ve Borçlar Kanununun genel nitelikli hükümleri, uygun düştüğü ölçüde tüm özel hukuk ilişkilerine uygulanır.”
Web sitesi trafiğini analiz etmek ve web sitesi deneyiminizi optimize etmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Çerez kullanımımızı kabul ettiğinizde, verileriniz tüm diğer kullanıcı verileriyle birlikte derlenir.